top of page

HACI VELİ

Nahırönü’nün İdadi’li Ali’si ile Karamanlı’nın Kolejli Gülizar’ın yedi çocuğundan en küçüğüyüm.

 

Adımı  İbrahim dedemin kardeşinin  erkek çocuğu olmadığı için onun adını vermişler. Hacı Veli..

 

 1949/1950 yıllarında, kaza – yarpuz bitkisinin ortaya çıktığı ayda doğduğumu  ablalarımdan öğrendim. Anam hatırlamazdı…

 

Kırkım çıkmadan, anamın kucağın da, at üzerinde Zeytindere’deki bağımıza giderken, atın ayağının taşa çarpmasıyla at tökezler, anam ve ben attan düşeriz. Anamın  omuzu kırılır o şehre hastaneye döner iken, bebek ben, ninem ve ablalarım(Makbule,Semiha,Şükriye,Piraye,Nurcan) ve ağabeyim(İbrahim) ile göç yoluna devam ederiz. Üç ay boyunca ablalarım ve Şerif  ninem, yarmayı pişirerek içine üzüm suyu katarak  tülbentin ucunu meme  şekline getirerek beni beslemişler…   Anam döndüğünde kucağına gitmediğimi anlatılırlar…

 

4 ve 5 yaşlarında bağda, astsubay Abdi Ağabeyin gözüme ilaç sürmesi sonrasında çardaktan düştüm. Ayağım kırıldı. Tıbbiyeli dayım Selahittin hastanede filimimi çekti. Anamın neler çektiğini hatırlarım..

 

Komşumuz Hayriye hocadan Kuran öğrenmeye gittim. Zabitler hocanın kapısını çalmaya başlayınca, dama çıkan merdiveninden, damımıza gelerek eve geldiğimi hatırlarım.

 

İlkokula anam yazdırdı.  Başöğretmenimiz İsa  kayıt eder iken babamı sordu, babası yok dedi. Babam ziraatçilikten iflas etmiş, utancından memleketten kaçmıştı...Alaçaklılar ve icralarla anam boğuştu.

 

Kahveci Hasan’ın 1. Sınıfta, Birbilen Hasan’ın 2 ikinci sınıftan 5. Sınıf a kadar öğrencisi oldum. Babam üçüncü sınıfta  döndü. Artık  hacı veli ağa çocuğu değil, işçi babası ile bir aradadır.

 

 ilk okulu bitirdim. Yaşım küçük olduğu için tavassutla ortaokula bu kez  babam kayıt yaptırdı.

Attan düşme ile başlayan yaşamım,1960 darbesi,1971  muhtırası ,1980  darbesi , 28 şubat.1997 de post modern darbelerle devam etti, savaştım,  ama  yaşıyorum…..

 

Okumayı severim. Kültürel Varlıklarla ilgilenenlere ve halka bilgiler sunmak gayesiyle makale ve yayınlarım oldu.

Allahım ile,anam ve babam dşında, kimseye maddi ve manevi  borcum yok.

 

1980-1981 yıllarında tanıdığım yaşayan babam dediğim adı gibi  aydın , Özakın hariç…

 

Emine Nesrin ‘den doğma, Esra  Gül adında bir kızım ila Ali Taylan adında bir oğlum var.

 

15 metre karelik alanda sergilenen objelerin büyük bölümü beni dünyaya getirenlerden kalma, bir bölümü büyüklerimin, dostlarımın teşvik için ettiği hediyeler, bir bölümü de satın alma…İŞTE BÖYLE….

Ayrıntılarınız gönderildi

bottom of page